Yukarıda
yer alan videoya ve özellikle videodaki o uzun boylu kıvırcık çocuğa dikkat
çekerek yazıya başlıyor, İstanbul Barosu’nun 23 Ekim 2016’da yapılan başkanlık seçiminde
çekilen bu videoda geçen, esas çocuğun telefonuna bakarak okuduğu dörtlüklere
aşağıda aynen yer veriyorum. Buyrun…
Kör
dünyanın göbeğine
Hak
yol İslam yazacağız
Kuşların
gözbebeğine
Hak
yol İslam yazacağız
Koç
burcuna yay burcuna
Bebeklerin
avucuna
Minarelerin
ucuna
Hak
yol İslam yazacağız
Askerlerin
miğferine
Kağnıların
tekerine
Buda’nın
tunç heykeline
Hak
yol İslam yazacağız
Herkes
duyacak bilecek
Saklanmaz
gayrı bu gerçek
Yaprak
yaprak çiçek çiçek
Hak
yol İslam yazacağız
Amerika
kıtasına
Moskova’nın
ortasına
İsrail’in
göbeğine
Hak
yol İslam yazacağız
Videoda
söylenen şiir Abdurrahim Karakoç’a ait. Videoda şiirin bazı dörtlükleri
söylenmemiş, eksikler var. Ayrıca yukarıda yer verilen “Amerika” ile başlayan son
dörtlük, şiiri yayınlayan bazı internet sitelerinde var, bazılarında yok. Bir
de, bu dörtlüğün üçüncü dizesinde daha önce “İsrail’in göbeğine” yerine “Yeşil
Kıbrıs adasına” ibaresi kullanılmış. Sanırım metni güncelleyenler, “zaten Amerika,
Moskova diye başlamışız, İsrail’e de giydirelim” diye düşünmüş olacak ki, şimdi
“Hak yol İslam” yazmak için Kıbrıs’tan ziyade, İsrail’in göbeğini uygun
görmüşler. Uygundur, haklarıdır.
Bu
arada bazı internet sitelerinde, şiirde şöyle bir dörtlüğe yer verildiğini görüyoruz,
onu da aşağıda aktaralım.
Memurların
masasına
Masonların
locasına
Türk’ün
Anayasası’na
Hak
yol İslam yazacağız.
Videoda
yer alan cengaverler, iktidara yakın Hukukun Üstünlüğü Platformu’nun (HÜP)
destekçileri. İçlerinden birinin ceketinde HÜP’e ait sarı renkli yapıştırma
var. Yine içlerinden birkaçını, 22 Ekim 2016 Cumartesi günü yapılan Genel Kurulda
sarı atkılarla görmüştüm. Sarı atkının meali şu: Hukukun Üstünlüğü Platformu
destekçileri, hafta sonu boyunlarında sarı renkli, üzerinde “Av. Mehmet Sarı”, “Hukukun
Üstünlüğü Platformu” yazan atkılarla gezdiler.
Madem
hep sarıdan gidilmiş, şiiri Mehter Marşı ezgileriyle okuyan bu cengaverlere,
yine Karakoç’un “sarı saçlarına deli gönlümü” (veya “sarı saçlarını deli
gönlüme”) ile başlayan Mihriban eserini okutmak lazımdı, burada bir hata olmuş.
Ama ne söyleyeceklerini bana soracak değiller, Hak yol İslam’ı uygun görmüşler.
Uygundur, haklarıdır.
Videoyu
twitter üzerinden paylaşan hesap da “Kardeşler Cemiyeti” adlı bir yapılanmaya
ait. Bu yapılanma, videoyu paylaşırken şu tiviti atmış: “İnsanı dünya ve ahirette mutlu edecek tek hukuk nizamı İslam
Hukukudur… İstanbul Baro seçimlerinden…” Düşünce ve tivit özgürlüğü vardır.
Uygundur, haklarıdır.
Videodaki
gençleri, “HÜP içinde münferit bir grup” olarak görmek ve HÜP’ün haberi ve
icazeti olmadan bu marşın okunduğunu savunmak, herhalde bu cengaverlerden daha
komik olacaktır. Çünkü bu yakışıklılar, herhangi bir icazet almadan ense
tıraşlarına dahi karar verme yetilerine sahip görünmüyorlar.
Ben
naçizane, Hukukun Üstünlüğü Platformu’nun yılmaz savunucularına; Mevlana’nın
kült “ya olduğun gibi görün, ya göründüğün
gibi ol” sözüne uygun olarak “Hukukun Üstünlüğü Platformu” ismini
değiştirip, “İslam Hukukunun Üstünlüğü Platformu” olarak oy avcılığına soyunmalarını
salık veririm. Mevlana der ki, “bazı
şeylere sadece sabır gerekir, bazı şeylere de dürüstlük”. Oldukları gibi
görünsünler, niyetlerini belli etsinler. Aksi takdirde, gerçekten hukukun
üstünlüğünü savunan avukatlar olarak, İstanbul Barosu’nda 2016 Ekim ayı
itibariyle 3040 şeriatçı meslektaşımız olduğunu düşünecek ve ülkemiz için daha
da endişeleneceğiz.
Bu
yazıyı, Genel Kurulun yapıldığı Haliç Kongre Merkezi bahçesinde HÜP için “asıl
bunlar tehlikeli” ifadesini kullanan bir yaşlı kadın avukata Genel Kurul kürsüsünden
çemkiren meslektaşım Derya Yanık’a ithaf ediyorum. Görüşme imkanım olsa kendisine
şu soruları sormak isterdim: Gerçekten tehlikeli değil misiniz Derya Hanım?
Baro seçimlerinde HÜP gençliğinin “Hak yol İslam” haykırışlarından rahatsız
olmadınız mı? Bunları tehlike olarak görmüyor musunuz? HÜP olarak Anayasamıza
“Hak yol İslam” yazacak mısınız?
Derya
Hanım her ne kadar bu tiviti, kendi iktidarlarını sonlandırmaya çalıştığı için
lanetledikleri 15 Temmuz ile ilgili atmış olsa da, bu tivite yer vererek bir
latife ile bitirmiş olayım dedim “şuncağızı”. Umarım Derya Hanım, Hukukun
Üstünlüğü Platformu ve doktrinleri de tarihte bir latife olarak yerini alır.
29
Ekim Cumhuriyet Bayramımız kutlu olsun. Tabii sizinki de Derya Hanım…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder