Anadolu Grubu Yönetim
Kurulu Başkanı Tuncay Özilhan, “Bira satışı düşüyor ama tüketim
konusunda emin değilim. Bunun nedeni de evde bira yapımının artması. Çok ucuza
alınan cihazlarla evde bira yapılıyor. Bugün 7,5 liralık biranın 4 lirası
vergi. Evde bira üretimi vergi kaybına da neden oluyor. Bu konudaki
görüşlerimizi yetkililerle de paylaştık.” demiş.
Bu açıklamada;
vatanını, milletini ve devletini seven, vergi kaybını düşünen ve dertli
gönüllere giren babacan bir patron görmek mümkün. Ancak mesele tabii ki vatan,
millet değil; Efes’in yeteri kadar satılmaması. Vergi kaybına neden olunma
şikayeti de, “örtmenim Berkecan ödevini yapmamış” serzenişinin patroncası. Ne
kadar pıtırcık değil mi, şikayet “neden biradan bu kadar yüksek vergi alınıyor”
değil, “neden vergi kaybı oluyor” (Sert tepkiler ve boykot talepleri gelince
geri vitese geçmiş patronumuz, onu da yeri gelmişken söyleyelim).
Çok yakın bir zamanda,
30 Aralık 2017 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Etil
Alkol ve Metanolün Üretimi ile İç ve Dış Ticaretine İlişkin Usul ve Esaslar
Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik’le evsel kullanım
amaçlı etil alkollerin, sadece etil alkol üretim tesisinde veya uygun distile
alkollü içki üretim tesisinde 70 cl veya 1 litrelik cam şişelerde mutlak alkol
miktarı üzerinden 100 litresine 1,2 gram denatonyum benzoat katılması suretiyle
ambalajlanacağı veya ambalajlı olarak ithal edileceği ve bu ürünlerin
etiketinde “gıda amaçlı kullanılması uygun değildir” ifadesinin
yer alacağı belirtildi.
Yukarıdaki paragraf zaten
promil dolu, paragrafı beş kez okusanız bir kadeh içmiş gibi oluyorsunuz. Ancak
devlet “büyüklerimizin” derdi kafaları bulandırarak anlaşılmaz yönetmeliklere
anlaşılmaz değişiklikler getirmek değil, bu aralar pek de sevmediği “kafası
kıyak” nesilden vergiler yoluyla paralar kazanabilmek. Bir de bunu fırsat bilen
patronlarımızın devreye girmesi var tabii. “Madem böyle düzenlemeler yapılıyor,
neden evde bira yapımını zorlaştırıcı bazı önlemler alınmasın ki” düşüncesi
tezahür ediyor ve bu düşünceye “devletinin yanında babacan Hulusi Kentmen”
havası da katılarak evde bira yapımını “yetkililerle paylaşma” hali devreye
giriyor.
Sonucu ne olacak
bilinmez; ancak “devletini seven” Özilhan'a şu acı gerçeği söylemek lazım;
evlerinde bira yapan ve biradan anlayan insanlar bundan vazgeçtiklerinde,
tercih ettikleri bira yine Efes veya Bomonti olmayacak. Özellikle Efes’in dünya
kadar sürümü çıkarıldı, yok pastörsüzmüş, yok özel seriymiş, yok brewmaster
serisiymiş, büfe dolapları bunların çeşitleri ile doldu, bir de Efes’in barlar
üzerinde tahakkümü var, Tuborg sokturmuyorlar birçok yere. Sonuç hikaye…
Üzgünüm Özilhan, bira
içen insanlar senin biralarını sevmiyor; hatta şu açıklamalardan da sonra
muhtemelen seni de. “Ben öyle demek istemedim”ler de kurtarmaz seni.
Neyse, mesajı verelim:
#BoykotEfesPilsen, eğer içiyorsan tabii.