28 Haziran 2024 Cuma

Gemiyi Kaale Almayan Cefakeş

 

Sevdiğim bölümden seslendiğim için mutluyum. Ufak birkaç hususu aktarıp kayıplara karışma niyetindeyim.

Daha önce yazdığım; “Çevir ‘gazı’ yanmasın.”, “Onun ‘miladı’ doldu.” gibi hatalara benzer kullanımla başlatacağım yazıyı.

1. Gemiyi azıya alma tabiri yanlış olup doğrusu gemi azıya almadır. Yani ortada gemi yoktur; gem vardır. Gem de, atı yönlendirmek için ağzına takılan demir araçtır. Azı da bildiğimiz, atın azı dişidir. Bu deyimden de; atın, gemi azıları arasına alıp etkisiz bırakarak süvarisinin yönetiminden çıkması ve alabildiğine koşması anlaşılır (Tdkspor). Yani burada özne, yani “fail”, attır. Geminin konuyla hiç ilgisi yoktur.

2. Yine bir alma fiilinden bahsedeyim: kale almak. Gerçi TDK, kale almayı değil kale almamayı tanımlamış. Buradaki “kale”, Estergon Kalesi anlamındaki kale olmadığı ve “a” harfi inceltildiği için insanlar “kaale” almak şekilde yazıyor; ancak burada kelimenin yalın hâli kal olup bu kelime, söz demektir. Kale almamak da; önem vermemek, hesaba katmamak, sözünü etmeye değer bulmamak anlamlarına geliyor. Yine de bu yazdıklarımı kale alıp almamak size kalmış.

3. Geçen Linkedin sitesinde bir hesapta cefakâr ve cefakeş kelimeleri paylaşılmış ve karıştırılıyor diye not düşülmüş (Tarih Arşivi’nden alındığı anlaşılıyor bu paylaşımın da, öyle bir antete yer verilmiş zira). Buna göre cefakeş cefa çeken, sıkıntıya katlanan; cefakâr ise eziyet ve sıkıntı veren anlamlarına geliyormuş. Kâr Farsça anlamına da geldiği için de, cefakâr işi gücü cefa olanmış. Keş ise yine Farsça çekmek anlamındaki keşiden fiilinden geldiği için sonuna eklenene “çeken” anlamı katarmış. Yani cefakâr cefa veriyor, cefakeş ise bu cefayı çekiyor hesaba göre.

Yalnız TDK, cefakârı tanımlayıp eziyet eden, eziyet veren derken; ikinci anlam olarak direkt cefakeş yazmış. Cefakeş kelimesinin TDK anlamı da; cefa çeken, sıkıntıya katlanan, cefakâr. Takdir sizin.

Yazının bu kısmını tüm Fenerbahçe taraftarlarına atfediyorum.

Hayırlı yazlar…