“Herkes kendi OHAL’ini ilan etsin”, biz OHAL ilan etmeyelim.
Maliyetli çünkü.
İtalya örneği açıkken İtalyanlar gibi hareket edelim. Hem biz
Türk’üz, cumhuriyetin, göğsümüz, tunç ve siperi…
Umreye gidenler dini vecibelerini yerine getirsin,
döndüklerinde bir bakar, daha sonra onların OHAL’lerini duruma göre uygularız.
Bu arada camiye gelenlere kalabalıklardan uzak durmalarını öğütlemeyi
unutmayalım.
Herkes kendi OHAL’ini ilan etsin!
Eğitimi evden verelim. Bu arada genç ve çocuk dimağlara güzel
“mesajlar” iletmeyi unutmayalım. TRT’de idam görüntüleri ile beyin yıkayalım.
Okula gelemedikleri için ekran başında yıkansın beyinler, pirüpak olsun. Adnan
Menderes de demokrasi şehidi olsun. Hatta virüsten ölenler de şehit olsun. Bu
şehitler de esasında ölmemiş, yer değiştirmiş olsunlar. Belki gittikleri yer
daha iyidir, neden ölüm gibi olumsuz anlama gelebilecek ifade kullanılıyor ki?
Keşke biz de yer değiştirebilsek ve şehitlik mertebesine erişebilsek.
Herkes kendi OHAL’ini ilan etsin!
Sağlık emekçilerini bizlerle birlikte saat 21.00’de camlarından,
balkonlarından alkışlasın “devlet büyükleri”. Ancak onlara gerekli malzemeler
ve azami çalışma şartları sağlanmasın. Sağlıkçıların birçoğu virüs kapsın. Devletimiz
onlara alkışlarla moral versin, “helal olsun onlara”.
Herkes kendi OHAL’ini ilan etsin!
Gençlere gülücüklü tivitler atılsın, heşteglerle “hayat eve
sığar” filan yazılsın. Onlarla anlayacakları dilden, esprili iletişim kurulsun.
Sempatik bakan da süreci bu şekilde iyi yönetmiş olsun. Öte yandan o esprili
tivit atılan genç işe gitmek zorunda olsun. Onun OHAL’i, patronunun iki kalın dudağının
arasına bağlı olsun. O patron da milli bayramlarda verdiği 2-3 dakikalık şahane
“cumhuriyet”, “gençlik”, “Atatürk” vurgulu reklamlarla gönülleri fethetsin.
Buna mukabil gençleri ya işe gelmeye zorunlu bıraksın ya işten çıkartsın ya da
ücretsiz izne ayırsın.
Evinden çalışabilme imkanına sahip yüz binler sadece acil
ihtiyaçlar için dışarı çıkabilirken, onda da Ninja Kaplumbağalar’daki Shredder
gibi kuşanırken, eve girer girmez duş alırken; cühela sahilde halay çeksin,
asker uğurlamasına gitsin (tabii o sırada asker alımları da yapılmaya devam
etsin). Hatta bazı gençler sanki kendileri de değil de, sadece yaşlıların
çıkmaması gerekiyormuşçasına kendileri gibi salak paylaşımlar yapsın. Virüsü
sadece yaşlılar yayıyormuş gibi olsun.
Herkes kendi OHAL’ini ilan etsin!
Herkes evden çalışsın, avukatlar da evden çalışsın,
duruşmalar olmasın, ama avukatların ofislerine tebligat yağsın. Tebligatlara
cevap veremesinler, süre kaçırsınlar, temsil ettikleri vatandaş zarara uğrasın.
Ayrıca ücretsiz izne ayrılan vatandaş faturalarını zamanında
ödesin, aksatmasın. Devlet de borçları ötelemesin, “evde kalın, ödemelerinizi
internet üzerinden yapın” diyerek “kolaylık” sağlasın vatandaşına.
İnşaatlar durmasın, tabii inşaat işçileri de. Çok yakın
çalışmasınlar ama, maske takarlarsa sorun olmaz. Onların OHAL’leri bu şekilde
olsun.
Herkes kendi OHAL’ini ilan etsin!
Şampiyonluğa yürüyen zengin kulüp başkanı cühela “maçların
oynanmasında sakınca yok, abartmayın” desin, hatta bazısı bu açıklamayı maske
ile yapsın. Öte yandan kulüp yöneticileri ve oyuncularında virüse rastlansın.
Maçları iptal etmeyenler ve ettirmeyenler aynı şekilde hayatlarına ve
görevlerine devam etsin. Onların şirketlerinde de çalışanlar ücretsiz izne
çıkarılsın.
Evet evet bunlar olsun, hiç sorun değil; reisimizin dirayeti,
milletimizin feraseti ile bugünleri de aşarız.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder